20 Soruda KPSS Türkçe Denemesi #30
Tebrikler - 20 Soruda KPSS Türkçe Denemesi #30 adlı sınavı başarıyla tamamladınız. %%TOTAL%% soruda toplam %%SCORE%% doğru cevap verdiniz. Hakkınızdaki düşüncemiz ''%%RATING%%'' Diğer denemelere bakmak için tıklayınız.
Yanıtlarınız aşağıda gösterilmiştir.
Soru 1 |
Günümüzün İstanbul'undaki hayatı kaleme alan kişi, bugün var olan ama yarın belki izi tozu kalmayacak şeyleri yazma tehlikesini göze almış demektir. Yukarıdaki cümle ile vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
İstanbul'un tehlikeli yaşamının eserlere yansıması olağandır. | |
İstanbul'daki yaşam kalıcı olmak isteyen bir yazarın seçeneği olmamalıdır. | |
İstanbul'daki yaşam hızla değiştiğinden İstanbul'u anlatan yazarın anlattıklarının güncelliğini yitirme riski her zaman vardır. | |
İstanbul'daki yaşamın zenginliği yazarı konu sınırlaması yapmaya zorlar. | |
İstanbul'un değişen yaşamını anlatmak isteyen yazar seçkin bir dil kullanmalıdır. |
Soru 2 |
ingilizler, Jön Türkler'e "Bir süre Osmanlı Devleti'nin idaresini bize bırakın." deselerdi, Jön Türkler bunu hemen kabul ederlerdi. O derece ulusal duygulardan yoksundular. Sizinle açık konuşuyorum, çünkü bu bir tarih meselesidir. Edebiyat açısından ben uzun süre bocaladım. Çünkü o zamanki edebiyat, Fransız edebiyatının bir kopyasıydı. Daha doğrusu bir kuklasıydı. Yukarıdaki parça aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa anlamlı bir bütün oluşturur?
Böyle bir edebiyattan anlayan kimse yoktu. | |
Hâlbuki ben mutlaka toprak kokan, milliyetçi bir edebiyat taraftarıydım. | |
Milliyetçi edebiyat denilince kaba saba yazılar yazmak akla geliyordu. | |
En yakın arkadaşlarım bile benim çektiğim azabı anlamıyordu. | |
Bunun için de milliyetçi yazılarımı hep yadırgadılar. |
Soru 3 |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım ve noktalama yanlışı yapılmamıştır?
Türkçe'nin sorunları T.D.K'nin düzenlediği bu panelde tartışılacak. | |
Odada üç kişiydik: Ahmet, Selim ve ben... | |
Öff! artık bizi rahat bırak. | |
Sayısal derslerden kimyayı, fiziği; sözel derslerden Türkçeyi, coğrafyayı çok seviyorum. | |
Ortalık dağınıktı: Hemen odayı toparlamaya başladım. |
Soru 4 |
Düşünceler ve yaşananlar, çoğu kez biri diğerinin sonucu olmuştur. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu cümleyle aynı doğrultudadır?
Düşüncelerimde neden - sonuç ilişkisini önemserim. | |
Yazdıklarım sanatın yaşanmasına dair düşünceler içerdiği kadar yaşananların da sanatın kendisi olduğunu ima etmektedir. | |
Yazılarımın hiçbirinde hatıraların anlatılması gibi bir amaç güdülmemiştir. | |
Düşüncelerimi yaşamın süzgecinden mutlaka geçiririm. | |
Yaşamın beni düşünmekten alıkoymasına asla izin vermem. |
Soru 5 |
Aşağıdaki cümlelerden hangisi yapısına göre diğerlerinden farklıdır?
Duyarım yosunların benim için ağladıklarını. | |
Dalgalar her gün bir başka kıyıya beni atarken gözyaşlarım akıyordu. | |
İçindeki o kanlı cam kırıklarını gör, çektiğin acıdan ağla. | |
Ben acılar denizinde boğulmuşum ki yoluma devam edemiyordum. | |
Bütün gemiler sönmüş ışıklarını yeniden yakmıştı. |
Soru 6 |
Teknolojiyi tümüyle yermek, tuzdan arındırılmış deniz suyu ile yeşeren bahçeleri görmezlikten gelmek; onu gözü kapalı övmek ise Hiroşima'yı unutmak demektir. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenen düşünceye en yakındır?
İnsan teknolojinin faydalı yönlerini göz önünde bulundurarak, teknolojiyi eleştirmemelidir. | |
İnsan teknolojinin yararlarını ve zararlarını görmezlikten gelmemelidir. | |
İnsanlar teknolojinin gelişmesiyle birlikte çelişkiler yaşamaya başlamıştır. | |
Teknolojinin zararlarını gören insanoğlu teknolojik gelişmelerden rahatsız olmaktadır. | |
Teknoloji yararlarıyla, zararlarıyla hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olmuştur. |
Soru 7 |
"Bu civarda bayan pantolon satan bir dükkân yok mu?" Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır?
Gereksiz sözcük kullanımı | |
Anlamca çelişen sözcüklerin bir arada kullanılması | |
Özne eksikliği | |
İyelik eki eksikliği | |
Çatı uyuşmazlığı |
Soru 8 |
Aşağıdaki ikili dizelerin hangisinde, birinci dize ikinci dizede gösterilen eylemin amacı durumundadır?
Arkasından bakmıştı ve sarsılarak Yansımıştı o güzel resmi dalgalara | |
Aşk içerisinde ölmek için delikanlı Bırakmış kendini zamanın nehirlerine | |
Kaynaklar armağan etmişti gelip geçene Ve serin gölgeler, bütün kıyılar | |
Ama tüm ağırlığıyla vadiye sarkmıştı Temellerine kadar iklimlerin parçaladığı | |
Canlı bir sarmaşık gibi görüntüler Dökülmüştü kalenin üstünden |
Soru 9 |
Dün olduğu gibi bugün de tarihe sarkacak şairler var. Bana göre bugün de nitelikli şiirler yazılıyor. Ama onları dikkatle ve önyargısız olarak okumak gerekiyor. Geçmişten devraldığımız şiir zevkimizi yenilemeliyiz hem okur olarak, hem yazar olarak. Dİğer dillerde yazılan şiirleri az da olsa bilen biri olarak diyebilirim ki bugün Türkiye'de yazılan şiir diğer birçok ülkede yazılandan daha iyi, daha nitelikli. Yukarıdaki parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
Günümüz şairlerinden bazılarının gelecekte unutulmayacağına, | |
Ön yargılı davranmadan okunursa bugün de kaliteli şiirlerin yazıldığının görüleceğine, | |
Şairlerin geçmişten gelen şiir geleneğiyle günümüz şiirini kaynaştırması gerektiğine, | |
Şairlerin ve okurların geleneksel şiir zevklerini yenilemelerinin gerekli olduğuna, | |
Türkiye'de yazılan şiirlerin birçok ülkede yazılan şiirden daha nitelikli olduğuna, |
Soru 10 |
Çok badireler atlatmıştı. Aç kalmış, savaşın ortasın- ¡c 4 da, çatışmalar arasında gecelerini geçirmişti. Dönüp köyüne geldiğinde bir göz odalı evini perişan halde bulmuştu. Günlerce harç kardı, tuğla dizdi. Tek başına evini tamamladı sonra sevdiğini evine getirdi. Zorluklarla yaptığı evi artık sıcacık bir yuvaydı. Hasan arkasına yaslandı, "Korkmuyorum hayattan, karada ölüm yok bana." diyerek çayından bir yudum aldı. Yukarıdaki metinde altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
Bugünden sonra acılı günler geride kaldı. | |
Hayat zor da olsa yaşamak güzeldir. | |
Bundan sonra herhangi bir sıkıntı ile karşılaşma ihtimali yok. | |
Ölüm acıdır ve kaçışı yoktur. | |
Zorluklar insanı yıldırmamalıdır. |
Soru 11 |
Zaman şairler için büyük bir eleştirmen. Geçmişte olduğu gibi bugün de şiir yazanların sayısı fazla. Hatta okurdan çok yazar var. Türk şiirinde değişik dönemlerde farklı şairler ortaya çıkmış. Ancak her dönemden günümüze ancak sınırlı sayıda şair kalabilmiş. Bu pardaça asıl anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir?
Zaman gerçek şairleri günümüze taşıyan bir eleştirmen konumundadır. | |
Geçmişte ve günümüzde şairlerin sayısı okurdan fazladır. | |
Türk edebiyatının her döneminde büyük şairler yetişmiştir. | |
Bazı şairler tarihin derinliklerinde kalır, geleceğe uzanamazlar. | |
Geçmişteki şairler günümüz şairlerinden daha kaliteli şiirler yazmışlardır. |
Soru 12 |
(I) Okul yeni açılmıştı ve ben, yeni yeni kaynaştığım arkadaşlarımla birlikte yavru kargalara benzediğimiz siyah önlüklerimizle bahçede koşuyor, neşe içinde oynuyorduk. (II) Çantamda defterlerim kaplıydı, etiketlerinde adım yazıyordu. (III) Ben değil, bir yaş büyük olan ağabeyim yazmıştı. (IV) Bulutlar arasında uçuyordum. (V) Benim de bir öğretmenim vardı. (VI) Öğretmenlere yakın, hem de çok yakındım! Yukarıdaki metinde hangi cümle kendinden önceki cümlenin gerekçesidir?
II | |
III | |
IV | |
V | |
VI |
Soru 13 |
"Taşı delen suyun kuvveti değil, damlaların sürekliliğidir." sözü bir işi başarmada aşağıdakilerden hangisinin önemini vurgulamaktadır?
Önemseme | |
Sabırsızlık | |
Deneyim | |
Güç | |
Kararlılık |
Soru 14 |
Gün usul usul iniyor Urfa'da. (I) Harran'a bir dokunuyor, (II) ekinler altın kesiliyor. Arpa, buğday, pamuk... (III) Bal rengi ışık kaleyi, (IV) Balıklıgöl'ü yalayıp geçiyor, (V) yüzyıllardır dokunulmayan balıklar altın kesiliyor. Yukarıda numaralanmış noktalama işaretlerinden hangisi yanlış kullanılmıştır?
I | |
II | |
III | |
IV | |
V |
Soru 15 |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur?
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırdım. | |
Senin on yıl sonraki halini hatırladıkça üzülüyorum. | |
Çocukları çok sevdiğini ve asla zarar veremeyeceğini söyledi. | |
Ağabeyim ders çalışıyor, ben de bağlama çalıyordum. | |
Sevmek, yalnızlığı göze alabilmektir çoğu zaman. |
Soru 16 |
(I) Bazı yazarlar, toplumsal yapı bozukluklarını, tarihsel yanlışlıkları, özgürlüğün önündeki engelleri ironik anlatımla mahkûm eder. (II) Bunu yaparken de keskin, yumruğunu masaya vuran bir dili yoktur; ironi anlatıcıya yumuşak ve alayımsı bir üslup imkânı verir. (III) Bu alaycı ve yumuşak üslubun altında bir gizemlilik ve derinlik de vardır. (IV) Bu derinliği gizemi açığa çıkarmak da okuyucuya düşer. (V) Bazı okuyucular, bir sanat eserini kavramak, derinliklerini açığa çıkarmak için çaba harcamazlar. Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerinden hangisi parçanın anlam bütünlüğünü bozar?
I | |
II | |
III | |
IV | |
V |
Soru 17 |
(I) Odamın penceresi bahçenin tenha ve yemyeşil bir köşesine bakar. (II) Yalnız kaldığım zamanlar pencerenin önünde oturur, çimlere, ağaçlara, rüzgâr elinde yaprakların oynaşmasına bakarak gözlerimi eğlendirirdim. (III) Bu bahçe köşesinde kuşların pencereme kadar yaklaşması ve bir böcek parçası için kanat kanada dövüşmesi çok eğlenceliydi. (IV) Hele ağaçlardan inen kına renkli sincabın çimenler üzerinde sıçraya sıçraya gitmesi, iki de bir yerde bulduğu yiyeceği elleri arasına alıp iki ayağı üzerinde kalkması ne dinlendirici bir tabiat tablosuydu. (V) Sincapları yakından tanırım. (VI) Çocukluğum dağlık, yabani bir memlekette geçti çünkü. Yukarıdaki parçadan iki paragraf oluşturulmak istenirse ikinci paragraf kaçıncı cümleyle başlar?
II | |
III | |
IV | |
V | |
VI |
Soru 18 |
Gerçekten de sonbahar kadar hiçbir mevsim insanda böyle bir yürüme duygusu uyandıramaz. Yağmurların ardından, otlar ıslakken dökülmüş yaprakların üzerinde, sessiz toprak yollarda yürümek hiçbir şeye benzemez. Yukarıdaki parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?
Edat | |
Hem çekim hem yapım eki almış sözcük | |
Belirtme sıfatı | |
Zarf-fiil | |
Ad tamlaması |
Soru 19 |
Adaçayımdan birkaç yudum aldım. Etrafıma bakındım. Gelen giden yoktu. Yerimden kalktım kapının önüne kadar geldoim. Cep telefonum çaldı. Telefonu açtığımda daha evden yeni çıktığını, on beş yirmi dakikada burada olacağını söyledi. Ben çay oağına döndüğümde oturulacak yer kalmadığını gördüm. O gelinceye kadar ayakta dikildim. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmuştur?
Tartışmaya | |
Örnekleme | |
Karşılaştırmaya | |
Öykülemeye | |
Tanık göstermeye |
Soru 20 |
Aşağıdakilerden hangisinde ögelere ayırmada bir yanlışlık yapılmıştır?
Yahya Kemal'de sık sık dile gelen İstanbul sevgisi/ tarihsel ve kültürel bütünlük içinde/şiirsel olarak/ verilir. | |
Türk sinemasında / toplumsal içerikli filmler / ilk olarak / köylülük ve göç sorunlarının işlenmesiyle / ortaya çıkmıştır. | |
Tiyatromuz, / batılı yönelişin ilk adımlarından bu yana / toplumu merkezine almış bir çizgi / izlemiştir. | |
Dönüp baktığımızda, / her önemli şair gibi / Turgut Uyar'ın da bize büyük bir mıknatıs bıraktığını / görüyoruz. | |
Merdiven basamaklarının hemen altında / arkası kerpiç duvara dayanmış peykenin üzerinde, / gençten,/ bıyıklı biri / uyuyordu. |
Sınavı tamamlamak için butona tıklayınız, sonuçlarınız gösterilecektir.
teknoki.net
Liste |